Piercing'in Tarihçesi
P I E R C I N G
Üretkenlik, cesaret, liderlik, güç ve asalet simgesi olarak Dünya’nın her yerinde binlerce yıldan beri yapılan ve genelliklede dövme ile bağdaştrılan en yaygın vücut modifikasyonudur.Eski Mısır’da, Roma’da, Mayalar’da, Victoria Devrinde de Soylularda; dil,göbek,göğüs,burun,dudak, kaş piercing’i bugünkü gibi yaygındı. Günümüzde ise daha çok aksesuar ve takı olarak kullanılmaktadır.Yine de piercing insanların görünüşlerinde farklı bir tarz yaratmaktadır.Bazen korkutucu bazen de çekici bir ifade kazandırabilmektedir.Piercing’in avantajı çıkartıldığında delinen yerin zamanla kendiliğinden kapanmasıdır.Piercingler alerjik reaksiyonlara yol açmaması için cerrahi çelik, titanyum, altın gibi metallerden imal edilir.
Uygulama yapılırken dikkat edilmesi gereken en önemli kural hijyendir !
Piercing uygulamasında kullanılan aletler ve takılar kesinlikle her uygulamadan önce otoklav ile sterilize edilmelidir. Bölge uygulamadan sonra anti-bakteriyel sıvı sabunlarla temizlenmeli,kurutulmalı ve antibiyotikli pomad uygulanmalıdır.Bölge temiz tutulmalıdır.Dil’e uygulanan piercinglerde piercing topları sık sık kontrol edilmelidir.Takının uçları çıkıp dişlerinize zarar verebilir ,nefes borunuza kaçabilir veya yutabilirsiniz .Dil piercinginde günde iki kez gargara yapılmalı asitli içeceklerden uzak durulmalıdır.Piercing yapıldığında yaranın iyileşme süresi yapıldığı yere göre değişir.En azından bir ay özenli bakım gerektirir.
Piercingin tarihçesi bölgelere göre değişir.Kulak piercingi yaklaşık olarak MÖ.3000’lerden beri yapılmaktadır.İlkel toplumlarda insanlar kulak ve burun deliklerinden vücuda şeytan girebileceğine inanıyorlardı.Kulak ve buruna takılan objelerde bunu engelliyordu.Eski denizcilerde kulağa takılan küpelerin daha uzağı görmelerini sağladığını düşünüyorlardı.Dudağa takılan objeler daha çok Afrika ilkel kabilelerinde görülürdü.Kadınların güzellik simgesi olarak pelele isimli takıyı taktıkları bilinir.Dil piercingi eski Aztek ve Maya kültürlerinde daha çok ritüel amaçlı kullanılırdı.Bu kültürde kabile büyücüleri veya Şamanlar dillerine piercing takarak Tanrılarla konuşabildiklerine inanırlardı.Septum piercingi (Burunun alt orta kısmı); Yeni Gine, Java Adalarında yerli savaşçı kabilelerin, rakiplerini korkutmak amacıyla genellikle kemik, tahta parçası veya tüy gibi materyallerden yapılmış piercingler kullandıkları bilinir.Meme ucu piercingi, Teksas’ta yerleşik bazı kabileler tarafından yapılan bir uygulamaydı.Göbek piercingi ise tarihte çok yeri bulunmamakla birlikte modern çağımızda bayanlar tarafından tercih edilen bir aksesuardır.
Türk bilim insanlarının keşfi; eski çağlarda da piercing kullanılıyordu.
Arkeolojik kazılarda 11 bin yıl önce tarihlenen piercing kullanımı tespit edildi.
Mardin'deki 11bin yıllık dudak ve kulak piercingleri keşfedildi.
Gündümüzde moda olan piercinglerin eski çağlarda da kullanıldığı tespit edildi.
Boncuklu Tarla'da Ankara Üniversitesi Profesörlerinden Emma Louise Baysal ''Bugüne dek bu eşyalar hiç asıl yerlerinde bulunmamıştı. Şimdi onları iskeletlerin kulak ve dudak bölgelerinde gördük'' açıklamasını yaptı.
11 bin yıl önce de insanların dış görünüşlerine dikkat ettiğini ortaya koydu.
Avcı toplayıcı dönemde yani Neolotik Çağ Boncuklu Tarla kazılarında 11 bin yol önceki insanlarla günümüz insanı arasında bağ kurulmuş oldu.
Kaynak: https://www.sozcu.com.tr/turkiye-deki-bilim-insanlari-kesfetti-eski-insanlar-da-piercing-takiyordu-p30847
Tragus Piercing - Lip Piercing - Crus of Helix Piercing
Upper Lip Piercing - Belly Piercing
Tragus Piercing